The Guardian’da, 148 ülkede yapılan opioid ağrı kesici kullanımı ile ilgili bir araştırmanın sonuçlarını yayınladı. Haberin geniş bir özeti şöyle:
Opioidler, gelincikgiller familyasından Papaver somniferum’dan (haşhaş bitkisi) elde edilen bir ilaç sınıfı. Ana kullanım alanı ağrı kesici olan opioidler; akut, kronik ve kanser ağrılarının tedavisinde yaygın olarak kullanılıyor. Ancak bağımlılık yapıcı etkileri nedeniyle tedavi amaçlı kullanımında sorunlar ortaya çıkabiliyor.
Uluslararası araştırmalara göre milyonlarca insan reçeteli opioid ağrı kesicilere ya bağımlı oluyor ya da bağımlı olma riski altında bulunuyor. Yapılan araştırmalarda; kodein, tramadol, oksikodon ve morfin gibi reçeteli opioid analjezikleri kullanan her üç kişiden birinin, bu ilaçlara bağımlılık belirtileri gösterdiği, her 10 kişiden birinin ise ilaçlara tamamen bağımlı hale geldiği tespit edildi.
“Opioidler, uzun süreli ağrıların yönetiminde etkili değil”
Bristol Üniversitesi akademisyenlerinin öncülüğünde yapılan ve Addiction dergisinde yayımlanan bir araştırma, sekiz kişiden birinin reçeteli opioid ağrı kesicileri kötüye kullanımı riski altında olduğunu da ortaya koydu.
Araştırmadan köşe başları şöyle:
Üç ay veya daha uzun süredir kanser dışı ağrısı olan ve bu ilaçlar reçete edilen 12 yaş ve üzeri 4,3 milyondan fazla hastayı içeren 148 uluslararası çalışmadan elde edilen veriler incelendi.
Bristol Üniversitesi'nde halk sağlığı tıbbı profesörü ve çalışmanın başyazarı Kyla Thomas, kısa süreli akut ağrılar ve yaşam sonu bakımının yönetilmesi için yararlı olsalar da, opioid ağrı kesicilerin uzun süreli ağrıların yönetiminde etkili olmadığını söyleyerek;
"Birçok zararla ilişkilendiriliyorlar. Bulgularımız, opioidlerin kötüye kullanımının uzun süreli ağrı için bu ilaçları kullanan hastalar arasında belki de insanların tahmin ettiğinden çok daha yaygın olduğunu göstermektedir" dedi.
Kronik ağrı, küresel olarak yetişkinlerin dörtte birini etkiliyor. Yaklaşık üçte birine opioid analjezik reçete edildiği tahmin edilmekte. Sadece ABD ve İngiltere'de, sırasıyla 50 milyondan fazla ve 15,5 milyondan fazla kişi kronik ağrı çekiyor, bu da 20 milyondan fazla kişinin opioid ağrı kesiciler kullanıyor olabileceği anlamına geliyor.
Bulguları genelleştirdiğimizde, ABD'de kronik kanser dışı ağrısı olan 1,7 milyon hastanın ve İngiltere'de yaklaşık yarım milyon hastanın opioid ağrı kesicilere bağımlı olabileceği, iki ülke genelinde yaklaşık 7 milyon kişinin bağımlılık belirtileri gösterebileceği ve yaklaşık 3 milyon kişinin de opioid kötüye kullanımı riski altında olabileceği sonucuna varıyoruz.
Thomas, İngiltere'deki NHS'nin (Ulusal Sağlık Servisi) 2019 ile 2023 arasında opioid reçetelerini 450 bin azalttığını kabul ediyor, ancak daha fazlasının yapılabilmesi için;
"Klinisyenlerin ve politikacıların, ağrı hastalarında sorunlu opioid kullanımının yaygınlığına dair daha doğru bir tahmine ihtiyaçları var, böylece sorunun gerçek boyutunu ölçebilirler, gerekirse reçeteleme rehberliğini değiştirebilirler ve sorunu yönetmek için etkili müdahaleler geliştirip uygulayabilirler. Sorunun boyutunu bilmek, onu yönetmek için gerekli bir adımdır" dedi.
“Mümkün olan en kısa sürede mümkün olan en küçük doz reçete edilmeli”
Royal College of GPs Başkanı Prof. Kamila Hawthorne ise şunları söyledi:
“Kronik ağrı, hastalar için tarifsiz bir acıya neden olabilir ve pratisyen hekimler hastaların bunu güvenli ve etkili bir şekilde yönetmelerine yardımcı olmak ister. Opioid ağrı kesiciler bazı hastalar için (özellikle akut ağrı çekenler için) uygun ve etkili bir müdahale olabilir; ancak pratisyen hekimler bunların ne kadar bağımlılık yapabileceğinin ve ayrıca başka hoş olmayan yan etkilere de neden olabileceğinin fazlasıyla farkındadır.
Bu nedenle, opioidler reçete edilecekse, pratisyen hekimler her zaman klinik yönergelere uygun olarak mümkün olan en kısa sürede mümkün olan en küçük dozu reçete etmeyi hedefleyecektir”
Uyuşturucu ve alkol yardım kuruluşu WithYou'dan Robin Pollard, rakamların "inanılmaz derecede endişe verici" olduğunu söyleyerek, "Tüm reçeteli ağrı kesicilerin kullanımıyla ilgili daha net ulusal yönergeler görmek istiyoruz" dedi.
Bu sayfadaki yazıların tüm hakları ilackonusu.com.tr'ye aittir.
"www.ilackonusu.com.tr" biçiminde açık kaynak gösterilmek kaydıyla (link verilerek) içerik kullanılabilir.
Açık kaynak göstermeden (link vermeden) yapılan alıntılar için yasal takip yapılacaktır.